Her şeyden önce sosyal ve kültürel anlamda da ortak bir paylaşımımız olan aşurenin besleyici değerinin son derece yüksek olduğunu bildiren Nergiz, en az 15 farklı besinin karışımı ile hazırlanan, içinde çok önemli kaynakları barındıran aşurede kuru baklagil ve tahıl grubu ürünler yer aldığı içi için bitkisel protein içerdiğini, hayvansal gıdalar olmadığından kolesterol de bulunmadığını vurguladı.
İçindeki kuru ve yaş meyvelerin posa içeriğini arttırdığını, bunun da aşureyi hazmetmesi kolay ve hafif bir tatlı haline getirdiğini bildiren Nergiz, şunları kaydetti:
''Fındık gibi kuru yemişler omega 3 yağ asitleri açısından zenginleştirilebilir. Aşure aynı zamanda bir miktar da çinko, fosfor, kalsiyum, magnezyum, B grubu vitaminleri içerir. Bu özelliklere sahip olduğu için aşure özellikle çocuklar, yaşlılar, gebe ve emzikliler ve işçiler için önemli bir besin çeşididir.
Yüksek enerji kaynağı olan aşure, çocukların direncini artırarak hastalıklara karşı daha dayanıklı olmalarını sağlar. Ayrıca gebe, emzikli, yaşlı ve çocukların yetersiz kalan enerji gereksinimini karşılar. Bitkisel protein içeriği yüksek olduğu için günlük protein ihtiyacının karşılanmasında destek olur. İçerdiği posa hazmı kolaylaştırır. Mineral ve vitamin içeriği vücut sıvılarının dengesini sağlar ayrıca vücudu destekler.
İçinde hayvansal yağ olmayan aşurenin, sağlıksız olan tek yönü şeker içermesidir, şeker yerine pekmez kullanılırsa besleyici değeri daha da artacaktır. Şeker yerine tatlandırıcı kullanarak enerji değeri düşürülebilir böylelikle çok az miktarlarda şeker hastalarının da tatması sağlanabilir. Aşure, ceviz, badem ve fıstık gibi ürünler sayesinde kalp ve damar sağlığını korumaktadır. Hayvansal yağlardan uzak bir tatlı olan aşure gebe, emzikli, yaşlı ve çocuklara da enerji verir.''