Beyşehir’de “18 Mart Çanakkale Zaferi” Konferansı
BEYŞEHİR - Beyşehir Belediyesi, Selçuk Üniversitesi ve Beyşehir Kültür ve Turizm Derneği işbirliği ile Beyşehir Belediyesi Kültür ve Yaşam Merkezi’nde düzenlenen 18 Mart Çanakkale Zaferi konulu konferans, Çanakkale şehitleri için saygı duruşunda bulunulması, İlçe Müftüsü Mahmut Çelikoğlu tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Konferansın açılış konuşmaları bölümünde kürsüye gelen Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun salonu dolduran katılımcılara teşekkür etti.
Prof.Dr. Hüseyin Muşmal, sunumunda, Çanakkale’de şehit olmuş 251 bin Mehmetçiğin ruhuna dokunmak, onların hangi uğurda şehit olduğunu, onlara ait olan şehit ve gazi mektuplarından, anne babalarına, eşlerine, kardeşlerine, çocuklarına yazmış oldukları mektuplardan hareketle devrin şartlarını anlatmak istediğini vurguladı.
“Tabi Çanakkale deyince akan sular duruyor, çünkü Türk tarihi içerisinde 20’inci yüzyılda bunun kadar büyük bir mücadele olmamış, dünyada belki de ender rastlanacak bir mücadeleye sahne olmuş”diye konuşan Prof.Dr.Muşmal, şöyle devam etti: “Çanakkale savaşı, yeryüzünün gördüğü en büyük savaşlardan birisi aslında; 1.dünya savaşının cephelerinden birisi Çanakkale. Çanakkale savaşı 1914’te başlayan, 1.dünya savaşı cephelerinden Gelibolu önlerinde açılmış, 3 Kasım 1914’te başlamış, 8-9 Ocak 1916’ya kadar tam 14 ay boyunca sürmüş bir savaş. Savaşın tarafları itilaf ve ittifak devletleri. Bizim içinde bulunduğumuz ittifakın içinde Almanya gibi bir devlet de savaşın bir tarafını oluştururken, diğer tarafta 50’ye yakın devlet boğazımızı sıkmaya geliyor. 50’ye yakın devletin gücüyle toplanıp geliyorlar, bunların başını İngilizler ve Fransızlar çekiyor. İngilizler’in ve Fransızlar’ın başını çektiği bu savaşın taraflarının aşağı yukarı ise sayısı 1,5 milyonun üzerinde. Yani 1,5 milyon insanın Gelibolu’da karşılaştığını hayal edelim, 1,5 milyon ciddi bir rakam, bunun içinde İngilizler’in gücünü anlamak adına sizinle bazı bilgileri paylaşacağım. 50’ya yakın devletten, Senegal’den, siyahilerden, Mısır’dan, Hindistan’dan, Uzakdoğu’dan, Anzaklardan… Güneş batmayan imparatorluk olarak adlandırılan İngiltere’nin sömürgelerinin Müslümanların da bulunduğu ve hatta savaşa Müslümanların da getirildiği bir dünyadan bahsedeceğiz. 50’ye yakın ülkeden ve o zamana kadar dünyanın görmediği büyük bir donanma ile karşı karşıyayız. 16’ncı yüzyılda dünyanın en büyük donanmasını Türkler kurmuşlar, yani biz dünyanın en büyük donanmasına 16ncı yüzyılda sahibiz ama maalesef 17’nci yüzyıldan itibaren bunu kaybetmiş durumdayız ve dünyanın en büyük donanması, ‘yenilmez armada’ adı verilen İngiltere’nin, Fransa’nın donanmaları bunlar Çanakkale önlerine Kasım ayından itibaren gelmeye başladılar. Nazlı boğazımızın serin sularına 100’ün üzerinde gemi ile geldiler, bu gemiler o güne kadar dünyanın görmediği büyüklükte gemilerdi, devasa büyüklükte gemiler ve sadece savaş gemileri yok aralarında. Gelibolu’da biz büyük gemileri denizin dibine göndereceğiz 18 mart günü. Onların zırhlıları, gemileri bizim döşemiş olduğumuz mayınlar ve mayınlara çarpmasından sonra özellikle tabyalarımızdan gönderdiğimiz bombalarla perişan oldular ve denizin dibini boyladılar o dünyanın yenilmez denilen armadaları. İşte biz 18 Mart’ta yani savaşın ta başında zaferimizi tescillemiştik ve dünyaya haykırdık ‘Çanakkale geçilmez…’ İngilizler ve Fransızlar denizden Çanakkale’yi geçemeyeceklerini anlayınca karadan saldırmanın hesabı içerisine girdiler ve bizim asıl kayıplarımız karada yapılan savaşlarda cereyan etti.”
Konferansın sonunda Belediye Başkanı Murat Özaltun, Prof.Dr. Muşmal’a günün anısına Beyşehir’i yansıtan duvar saati hediye etti.