Bu yazı da benim twitim...

Biliyorum çok özlettim…  Diyorlar ki, “her gün” yaz… Bayıldık biz senin yazılarına…  Sağolun, eksik olmayın…  Gösterdiğiniz olumlu tepkiler için binlerce teşekkürler…  Olumsuzlarına da aynısından…  Bu hafta biraz geç kaldık, ama aslında köşe yazısı yazmaya zamanım bile yok desem inanmazsınız.  İnanın uykumdan fedakarlık ediyorum. Bu yazıyı kaleme aldığım saatler 02.00 sıraları…  Belki siz uyurken, ben yazıyorum… Bu saatte bu kadar olur diyelim, diğer konuları, diğer günlere bırakalım…  Yazdığımda, aslında bana sayfalar yetmiyor…  Bana  bu köşe de yetmiyor, yazılarım uzunca yerler kaplıyor. Diğer haberlere maalesef daha az yer kalıyor. Bu da sayfalarımızın yetersizliğinden kaynaklanıyor. Ne oluyor bana? Kabıma sığamıyorum. Yazılarıma yorum yapanlar da, “Gölden bir damla” diyorsun ama, “Gölden adeta sular, seller akıyor” diyor. Sadece tebessüm ediyorum… Yazacağım o  kadar çok şey var ki. Ama  hangi birini yazayım, önceliği hangisine vereyim, bilemiyorum. Malzeme çoook… Beyşehir’de yaşayıp da böyle bir sıkıntı çektiğini söyleyen yalan söyler valla…  Her neyse gelelim sadete… Geçen hafta ne dedik yazımızın arasında, “Hastaneyi gündemden düşürmeyelim…” Tam gündemden düşüyordu ki “Hastane projesinin iptali gibi bir durum sözkonusu değil”  başlığı ile gelen bir açıklama Beyşehir’in gündemine bomba (!) gibi düştü. Vay bee.. Etkilendim, mutlu oldum,’işte bu…’ dedim… Bir hastane meselesi işte böyle gündemde kalabilirdi diye düşündüm. Açıklamayı yapanları, daha doğrusu açıklamayı yaptığını sandığımız zatın perde arkasındaki kalemşörlerini tebrik ettim içimden (!) Neyse, son cümlelerime pek aldırış etmeyin…  Ama, bu açıklamanın içeriğindekilere de pek aldırış etmeyin desem daha doğru olacak herhalde. Bakın ne demişler: “…. Kamuoyunda hastane projesinin tamamen iptal edildiği yönündeki düşüncenin yanlış olduğunu belirterek, ‘Türkiye’nin en güzel hastanesine Beyşehir’de kavuşacağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Çalışmalarımız devam ediyor. İptali ile bir durum asla sözkonusu değildir.” Bu cümleleri okurken, sanırsınız Sağlık Bakanı yapıyor açıklamayı…  Çalışmaları da devam ediyormuş…  Ben parantez içerisinde,izin verirseniz vatandaşlardan duyduğumu nakletmek istiyorum: ‘Görüyoruz çalışmalarınızı… Etrafınızda gezenlerle bol bol twit çalışıyorsunuz. Bugünlerde asli işlerinizi unuttunuz, bol bol düğün dernek geziyor, her yerlerde boy gösteriyorsunuz…  Sayenizde, attığınız adımdan, her şeyden haberdar oluyoruz. Kendinizi her yerde, her platformda ön plana çıkarma işlerini iyi yapıyorsunuz, doğru söylüyorsunuz, iyi çalışıyorsunuz…  Görünen köy kılavuz istemiyor.’ Vatandaşın çoğu böyle yorumlar yapıyor. Ben ise şunları ilave etmek istiyorum; siz önce şu şehir merkezindeki çalışmalarınıza bir devam edin, seçimlerde ve sonrasında verdiğiniz sözleri  de yerine getiriverin.  Zamanınız daralıyor bakın… Önümüzdeki günlerde yapamadıklarınız bir bir önünüze, gündeme gelecek…   Merak etmeyin, hastane meselesi ile ilgili sizden çok daha iyi ilgilenenler var bu memlekette.Bu işi onlara bırakın… Acaba diyorum,  ne oldu da birden hastane meselesi konusunda fikriniz, görüşünüz değişti. Buna da takıldım biraz… Hastane meselesi konusundaki düşüncelerinizi bilmeyenlere, bu son açıklamanız belki kendinizce bir şeyler ifade ediyordur, ama bizler sizi çözemez olduk. Bir bilinmeyenli denklem gibi oldunuz maşallah…  Bu arada, “Ben zaten burasının olmayacağını söylemiştim, beni dinlemediler” dediniz mi demediniz mi? Önce bunu söyleyin. İkili oynamayın. Ne oldu da birden daha düne kadar mevcut yere karşı idiniz de, şimdi 360 derece dönüş yaparak, fikirlerinizde ayar, rötuş yapıyorsunuz. Şimdi de diyorsunuz ki, ‘biz de hastanenin bu alana yapılması konusunda ısrarcıyız. İptali asla sözkonusu değil”…  Kime yaranmaya çalışıyorsunuz? Kamuoyundan gelen tepkiler üzerine düşüncenizde bir değişiklik olmuş olmasın?  Ama çok sık düşünce de değiştirmeyin  bence…  O da imajınızı zedeler. Diyelim ki, değişti düşünceniz, haydi buyrun, gösterin hünerinizi, becerinizi…  ***  Hastane meselesini önümüzdeki günlerde daha konuşmaya devam edeceğiz. Ama yerel seçimler yaklaşıyor malum… Beyşehir’de özellikle AK Parti’nin adayının kim olacağı büyük merak konusu. Daha doğrusu, ‘mevcut olan’ tekrar aday olacak mı ya da partisi aday yapacak mı,  aday olursa da bu defa kazanabilir mi?  Veya bir önceki döneme benzer bir şekilde, “Hastane buraya yapılmazsa aday olmuyorum’ diye bir çıkış yapar mı acaba?  Bu soruları çoğaltmak pek tabi mümkün… Ama kısa vadede mevcutun durumundan çok vatandaş AK Parti’nin aday adayları ile ilgileniyor gördüğüm kadarıyla. Kimler aday adayı olacak, ne zaman müracaatlarını yapacaklar, diğer siyasi partiler de maalesef buna kilitlenmiş durumda. Onlar da sanıyorum AK Parti’nin adayına göre durumu şekillendirecek gibi görünüyor.  AK Parti İlçe Başkanı Nafiz Huğlu, aday adaylığı başvuru ücretlerini dünkü beyanatında açıkladı. Fiyatlar sudan ucuz… Bin 500 lirayı veren, gerekli şartları haiz ise  aday adayı olabilecek…  Tahminim o ki, bu da önümüzdeki süreçte aday adayı patlamasına yol açacak.Ben böyle düşünüyorum. Mevcut olan,(iddialar doğruysa) karşısına aday adaylarının çıkmaması için birebir markaja alıp;  “Karşıma çıkma,  kamuoyu yoklamaları beni gösteriyor, boşuna kürek çekersin” gibi sözler söylediği  anlatılsa da, aday adaylığına müracaatlarının  ben çok yoğun olacağını düşünüyorum. Kamuoyunda dillendirilen isimler çok… Bildiklerim var elbette…  Tek tek isim vermem, reklamını yapmam anlamına gelebilir. Onu zamanı gelince yapılan haberlerden öğrenelim…  Ama, gerçekten ‘taşın altına elini koyacak, makam aracı değil, Beyşehir sevdalısı, bu ilçeye hizmet edecek, esas derdi koltuk olmayan, cesaretli, cevval, samimi, dürüst,ilkeli, beyefendi, halk adamı, halkın içerisinde, arasında ama seçimler yaklaştığında değil, ekibini iyi kuracak, basınla, kurumlarla kavgalı olmayacak, reklam panolarında değil halkın gönlünde olacak, meclisi ile uyumlu çalışacak, partisi ile görevdeki milletvekilleri ile iyi diyaloglar içerisinde ve  dirsek temasında olarak, iktidarın nimetlerinden ilçesini yararlandırmayı becerebilecek,  ne istediğini, ne yaptığını bilen, kararlı, ürkek ve korkak olmayan,  verdiği sözleri, vaadleri yerine getirecek, vizyon sahibi, Beyşehir’i dışarıda çok iyi temsil edecek, yalan konuşmayacak, twitten ziyade hizmet ve  güzel projeler üretecek ama hayata da geçirecek, gerektiğinde memleketi için  masaya da yumruğunu vurmasını bilecek ve en önemlisi kendi personeline sözünü geçirebilecek, özü sözü bir, elveda dediğinde ise arkasından hayırla, duayla anılacak’ bir belediye başkanına o kadar çok ihtiyacı var ki bu ilçenin… Çok mu zor?  Bu saydığım özellik ve meziyetleri daha da çoğaltmak mümkün… İnşallah görürüz… Diğer yandan, sırf aday adayı olarak çıkmak için çıkacak olanları da biliyorum, duyuyorum. Buradan onlara da seslenmek istiyorum. AK Partili olduğunu tescillemek, aday olamasa da bir yerlere gelebilmek, basamakları tırmanmak  ve  daha uzatabileceğim buna benzer bir çok nedenden dolayı bin 500 lirayı gözden çıkaranlara’ diyorum ki, amacınız buysa, bunun başka yolları da var, lütfen siyaseti bu işlerinize alet etmeyin, lütfen siyaseti ve seviyenizi düşürmeyin…  Onlara da bu konuda bir kez daha düşünmesini tavsiye ediyor, doğru olanın bu olduğunu söylemek istiyorum. Bunu niye söylüyorum, geçmişte örneklerini çok gördük. Bu yarışta gerçek anlamda Beyşehir’e hizmet için  olanlara başarılar diliyorum… İnşallah Beyşehir için en hayırlısı olur diye temenni ediyorum…  Sağlıcakla kalın…