BEYŞEHİR-Beyşehir Sanayiciler ve İşadamları Derneği (BEYSİAD) Başkanı Atilla Almaz, dershane ve etüt merkezlerinin kapatılmasının eğitim öğretim açısından yeni sıkıntılar doğuracağını öne sürdü.
Almaz, dernek binasında yönetim kurulu üyeleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, dershanelerin ve etüt merkezlerinin kapatılması çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Dershanelerin kapatılması halinde okullar arasındaki eğitim ve kalite farkının nasıl giderileceğini soran Almaz, “Öğrenci takviye eğitim ihtiyacını nereden karşılayacak? Lise mezunu öğrenciler sınavlara nerede ve nasıl hazırlanacak? Mesleki ve imam hatip liseleri gibi okullarda anlatılmayan sınav müfredatını öğrenci nereden öğrenecek? Öğrenci okul dışında boş zamanlarını nerede geçirecek? Özel okul kontenjanlarının yüzde 40’ı boş iken dershaneler okula nasıl dönüştürülecek? Veliler özel okul ücretlerini nasıl ödeyecek? Klasik eğitim anlayışı ile eğitim alan öğrenci test tekniğini nasıl öğrenecek? Arz talep dengesi içerisinde kurulan özel teşebbüslere nasıl kilit vurulabilir? Mesele; dershanelerin almış olduğu ücretle eğitimde fırsat eşitliğini ortadan kaldırmasını önlemekse, ücretsiz eğitim veren özellikle doğu ve güneydoğudaki etüt merkezleri niçin kapatılıyor?”ifadelerini kullandı.
Dershanelerin eğitimin bir parçası olduğunu vurgulayan Almaz, eğitim sorunlarının sebebi ise olamayacağını belirtti. Dershanelerin okullara alternatif değil, sınavlara hazırlık kurumları olduğunu savunan Almaz, şu değerlendirmelere yer verdi: “Okullarda alınan eğitimi pekiştiren dershaneler, eğitim sisteminin bir parçası olarak çalışmalarını sürdürmelidirler. Aksi uygulamaların ülkemize yarar getirmeyeceği çok açıktır. Dikkat edildiğinde görülecektir ki doğu ve güneydoğuda terör örgütü PKK/KCK’nın en çok saldırı yaptığı eğitim kurumları dershane ve etüt merkezleridir. bu durumun bize anlattığı pek çok şey olduğu açıktır. dağa çıkışın önüne geçen bu kurumların bırakın kapanması, sayılarının artırılması gerektiği aşikardır. Sayın cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün de ifade ettikleri gibi; öncelikle dershaneleri doğuran sebepler ortadan kaldırılmalıdır. Üniversiteye giriş sınavlarına her yıl yaklaşık 1 milyon 800 bin öğrenci başvurmaktadır. Ayrıca liselere girişte 2013-2014 eğitim öğretim yılından itibaren geçerli olmak üzere 8’inci sınıflarda öğrenim gören yaklaşık 1 milyon 300 bin öğrenci 12 adet merkezi test sınavına tabi tutulacaktır. Bu sınavlarda öğrencilerin başarı sırasına göre yerleştirme yapılmaktadır. Dershaneler bu alanda öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayan kurumlardır. Yapılan araştırmalara göre lise öğrencilerinin yüzde 45’i sigara , yüzde 32’si alkol, yüzde 9’unun uyuşturucu kullandığı ülkemizde, dershanelerde verilen rehberlik faaliyetleriyle gençlerin bu zararlı alışkanlıklardan uzak tutulması sağlanmaktadır. Başarılı ve ihtiyaç sahibi öğrencilere eğitim bursu vererek bu öğrencilerimizin daha iyi lise ve üniversitelere yerleşmeleri hususunda yardımcı olmaktadır. Okullar arasındaki eğitimde kalite farkı dershanede verilen eğitimle en aza indirilmektedir. Özel okula gitme ve özel ders alma imkanı olmayan öğrencilere dershanelerde daha uygun eğitim imkanı tanınmaktadır. İlköğretim ve liselerden arta kalan zamanlarda öğrenciyi, kendi gelişimini olumsuz etkileyebilecek mekanların dışında tutarak hayata hazırlamaktadır. Aynı zamanda geniş bir istihdam alanı oluşturmaktadır. Öğretmenler değerler eğitimi kapsamında vatan-millet, anne baba sevgisi ile vicdani ve ahlaki değerleri öğrencilerine benimsetmeye çalışmaktadırlar. Mesleki rehberlik seminerleri ile öğrencinin doğru tercihler yapması sağlanmaktadır.”