Karadeniz fıkraları klip oluyor

  HÜYÜK-Hüyük ilçesine bağlı Çavuş beldesinde kurulmakta olan Sonsuz Şükran Köyü’nden kerpiç ev satın almak üzere geçtiğimiz günlerde bu yöreye gelen ünlü ses ve sinema sanatçısı Erol Büyükburç, şiire dönüştürdüğü Karadeniz fıkralarını şimdi de klip haline getirebilmek  çalışma başlattığını söyledi. Erol Büyükburç, yeni çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Ülkenin kültür değerleri olan Karadeniz’in tüm Temel fıkralarını şiire dönüştürdüğünü belirten Büyükburç, bunları bir de klibe dönüştürmek istediğini söyledi. Temel fıkralarını farklı bir şekilde ortaya koyuşu ile daha iyileştirilmiş bir versiyonla çalışma sona erdikten sonra tüm Türkiye’nin konuşmaya başlayacağını da belirten Büyükburç, bir başka çalışması olan “Anadolu Destanı”ndan da söz etti. Türkiye’deki kentlerin özgün şarkılarını yapıp, bu şehirlerin bütün özellikleri ve güzelliklerini oraya katarak dünyaya tanıtmak istediğini belirten Büyükburç, “Amerikalı diyor ki, I love my hart. İyi kardeşim de, ben de güzel beldelerimizi, şehirlerimizi anlatmak istiyorum. Ve onları en güzel şarkılarla ortaya koyuşum oldu. Ve çok büyük ilgi görüyor.  Daha şumullenmesi, gelişmesi bakımından sürece ihtiyacım var. Ben öldükten sonra da belki onlar işe yarayacak. Çünkü, her kentin güzel bir şarkısının olması, o kentin evlatları tarafından sahiplendikten sonra ve kentin mensupları da onları dinledikten sonra daha çok onunla kendilerini yakın hissedip ona sahiplenecekler. Ben de bu haritayı tamamlamış olacağım. Yani, hakiki anlamına doğru bir gidiş var. Ama uzun yol. Şimdiki vaziyette haritaya bakılırsa 81 il deniyor. Ondan sonra oraya doğru giden arada bir ilçeleri de katıyoruz. Mesela geçen Safranbolu’yu yaptım. Safranbolu’ya çağırdılar. Konserde bu şarkıyı üç defa seslendirdik. Düşünebiliyor musunuz, halk bunu istedi ayağa kalktı, alkışladı. Demek ki, böylesine sevildi, tutuldu, bu çok önemli bir yaklaşım diye düşünüyorum.”      Son çalışmalarının hepsi 15 ekolün tamamlanması halinde Guines Rekorlar Kitabına girebileceğini de belirten Büyükburç, “Çünkü ben 500 yıllık eksiği gidermek istiyorum. Türk toplumunun ondan sonra bunu belleğine katmak istiyorum.”dedi.       Büyükburç, ayrıca Türk edebiyatında özdeyişler üzerine 30 yıldır çalışmakta olduğunu, 2 büyük cilde ulaştığını, 12 bin vecizeyi oluşturduğunu belirterek, “Milenyum vecizeler olarak bunu nitelendiriyorum. Bu vecizeler gelecekte, çocuklarımızın, bugünkü yaşamsal koşulların daha iyi algılanmasını, öğrenilmesini sağlayacak. Bunu da önemli addediyorum.”dedi.