BEYŞEHİR - Bakan Eroğlu, Doğa Koruma ve Milli Parkları Genel Müdürlüğü’nün Dünya Sulak Alanlar Günü ile Nesli Tehlike Altındaki Türlerin Korunması Stratejisi Eylem Planı Hazırlık Çalıştayı"ndaki açılış etkinliğine katıldı.
            Sulak alanların canlılar için hayati öneme sahip olduğunu hatırlatan Eroğlu, Beyşehir Gölü’ne geçmiş dönemde bir kurum idarecisinin yanlış kararıyla bırakılan İsrail sazanının gölün doğal yapısını nasıl bozduğuna ve yerli balıkların neslini tehdit ettiğine işaret etti. Eroğlu, Beyşehir Gölü ve çevresinde bir üniversite ile başlattıkları ortak çalışma neticesinde İsrail sazanlarını gölden uzaklaştırmak için gayret gösterdiklerini anlatarak, İsrail Sazanı'nın gölden çekip gölün tabii balıklarının çoğaltmayı planladıklarını aktardı.
            Bakan Eroğlu yaptığı konuşmanın devamında Beyşehir Gölü’nün büyük bir risk altında olduğunu gördük diyerek “Teknik üniversiteden hocam Prof. Dr. Yılmaz Muslu, Beyşehirli. Bana 'Beyşehir Gölü'nü sana emanet ediyorum' dedi. Benim üzerime öyle bir yük bindi ki. Kendisi vefat etti. Biz Beyşehir Gölü'nü nasıl kurtaracağız? Mutlaka başka havzadan su getirmemiz lazım. Akdeniz'e boşa akan suları bu tarafa yönlendirmemiz lazım. Bunun için Beyşehir'in güneyinde Derebucak civarında bir baraj inşa ettik. Arada tabii dağ var. Dağı delmek suretiyle bu suyu Beyşehir Gölü'ne aktardık. Göle yılda 180 milyon metreküp su akıyor. Beyşehir Gölü'nde muazzam bir dönüşüm başladı." dedi