Mutlu Yuvanın Püf Noktalarını

             DERBENT - Derbent Belediyesi Kültür Etkinlikleri Salonu’nda düzenlenen toplantıya İlçe Belediye Başkanı Hamdi Acar, Çağdaş Aile Derneği Başkanı Hüseyin Bulut ve vatandaşlar katıldı.            Belediye Başkanı Hamdi Acar da, programın açılışında yaptığı konuşmada, evlilik müessesesinin ve aile yuvasının öneminden bahsetti. Bu konferans ve eğitim programlarının ilçede bundan sonra da değişik konu ve konuşmacılarla devam edeceğini anlatan Acar, “Herhalde hayatımızdaki en önemli şeylerden birisi olarak düşünüyorum. Evde huzur ve mutluluk yoksa, dışarıda da yoktur. Şunu ifade etmek istiyorum; biz birçok şeyi hak etmeden elde ediveriyoruz, kolayca… Ve onun kıymetini de anlayamıyoruz. Bazen gençler, bizim kırsal kesimde daha genç yaşta evleniyorlar ve evliliğin önemini, kıymetini belki tam idrak edemiyorlar. Bazen genç yaşta anne baba olunuyor. Bir kere baba olmak başlı başına bir mesuliyet istiyor.Hemen bir evlatla da olmuyor. Onu nasıl yetiştireceğimizi bilmiyoruz. İşte bu konularda, birçok konuda olduğumuz gibi eksiklerimiz var. İnşallah bu programlarla bu eksikleri gidermiş oluruz. Ribat Eğitim Vakfı’nın ve Evlilik Dernekleri Federasyonu’nun yaptığı bu mutlu evlilikle ilgili çalışmaların hepimize katkıda bulunacağına inanıyorum.”dedi.          Konferansa konuşmacı olarak katılan Aile Eğitim Uzmanı, Eğitimci Yazar Halil Atalay, Ribat Eğitim Vakfı’nın ‘insana yapılan yatırım, en büyük yatırımdır’ düşüncesinden hareketle Aile Dernekleri Federasyonu adı altında Türkiye genelinde 34 il ve 20’nin üzerinde ilçede bu tür konferans programlarını sürdürdüğünü söyledi.           Konuşmasında, tüm varlıkların bir yuvası olduğuna dikkati çeken Atalay, bunların en müstesnasının insanın evi olduğunu anlattı. İnsanın evinde huzurlu olması, mutlu kalması için uyulması gereken bazı  kurallar ve yapılması gereken bazı işler olduğunu belirten Atalay, “Herhangi bir aracın trafiğe çıkması için ruhsat bilgileri lazımdır. Aynı zamanda da o aracı kullanacak insanın da ehliyetinin olması gerekir. Bir aracı kullanmak için ehliyet gerekiyorsa, ehliyeti olmayan bir insana araç teslim edilemiyorsa, aile gibi çok önemli bir kurum da ehliyetsiz ve liyakatsız insanlara teslim edilebilir mi?” diye sordu. Evlilik kurumunun önemine vurgu yapan ve “evcilik oynamıyoruz” diye konuşan Atalay, şöyle devam etti: “Evciliği kim oynar? Çocuklar oynar… Oynarlar, oynarlar, biraz sonra bozarlar, giderler, hiç umurlarında olmaz. Ama, biz evcilik oynamıyoruz. Dünyanın en önemli, en ciddi işini yapıyoruz. Biliyor musunuz, yuva kuruyoruz. Aile gibi bir kurum çok önemli. Ama maalesef bugün aile kurumumuzda ciddi çatırdamalar ve sıkıntılar meydana gelmeye başlamış. Üç aileden bahsediliyor. Birincisi, mahkeme kapılarında bitenler, hiç istemeyiz ama toplumuzda çoğaldı. İkincisi mezar kapısına kadar devam edenler, üçüncüsü ise cennette de devam edecek olanlar. Bakın ilk aile nerede kurulmuş; cennette kurulmuş. Rabbim cennet gibi bir yerde bile, onun yanında eşini yaratıyor. Cennet bile ailesiz olmuyor. Onun için ailede cennetten bir koku vardır. Biz bu kokuyu tadamıyorsak, bu kokuyu alamıyorsak demek ki bir sıkıntı var. Ailemizin huzuru ve mutluluğu önemli, mutluluğu kazanmak önemli. Bununla beraber mutlu kalmak da önemlidir. Çok iyi bir başlangıç ama devamı gelmeyen şeyler iyi değildir.Aile toplumun temelidir. Onun için ‘bir milletin geleceğini görmek isteyenler’ diyor Akif’imiz, ‘ o milletin aile yapısına bakmaları gerekir’ diye ekliyor. Biz belki bugüne kadar bütün maddi ve manevi zorlukları aşmışsak, bu aile ve temelini sağladığımızdan dolayı bu seviyelerdeyiz. İnanıyorum ki, bundan daha güzel olacak. Aile cennetten bir köşedir, onda bir tat vardır ve bu tadı alabilmek de bizim elimizdedir. Evlilik, sadece bir yastıkta kocamak için değil, cennette de beraber olmak için yapılan bir ibadettir. Ama uyulması gereken kurallar vardır.”