BEYŞEHİR - Beyşehir İlçe Müftüsü Hüseyin Erdoğan, kutlu doğum haftası nedeniyle Beyşehir'de basın mensuplarıyla buluştu.
         İlçe Müftülüğü makamında gazetecilerle bir araya gelen Erdoğan, hafta nedeniyle gerçekleştirilecek programlar hakkında bilgiler verdi. Basın mensuplarına hafta kapsamında bir gül ve kitap hediye eden Erdoğan, kutlu mevsime tekrar kavuşulduğunu vurgulayarak, "Alemlere rahmet olarak gönderilen kutlu nebinin gönüllerimizi şenlendireceği, ruhumuzu arındıracağı, ahlakımızı güzelleştireceği, evimizi bereketlendireceği, semamızı aydınlatacağı mübarek kutlu doğuma erişmiş bulunmaktayız. Bu vesile ile kutlu doğum haftamızın Beyşehir’imize, Anadolumuza, yurdumuza ve dünya müslümanlarına cennet iklimi yaratmasını, dünya insanları için kurtuluşa vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
         Baharın coşkusu, her canlının hayata tutunduğu ve var gücüyle 'ben de varım' dediği kainat ortamında biz Peygamber Efendimizin mübarek kutlu doğumunda yeniden dirilişe hazırlanmak istiyoruz. Düzenleyeceğimiz etkinlikler, Hz. Muhammed'i anlamak ve onun ahlakını öğrenmek için önemli bir fırsattır.Bugün uygarlığımızın en büyük eksikliği, küresel ölçekte samimiyeti kaybetmesidir. Katılımcılar bu programlardan güzel örnekleri alıp hayata geçirmeleri gerekmektedir. Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, hangi kavme mensup olursa olsun, derisinin rengi, cinsiyeti, ekonomik durumu ne olursa olsun, evrensel planda bütün müminler birbirlerinin kardeşidir. Bu kardeşliğin sevgi ve evrensel barış ilke ve ölçüleriyle tahkim edilmesi gerekir."dedi.
        Her yıl 14-20 Nisan tarihleri arasında kutlanan kutlu doğum haftasında bu yıl Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından ana tema olarak anlatılacak konunun 'samimiyet ve ihlas' olduğunu da aktaran Erdoğan, hafta boyunca böylesine önemli bir konuyu anlatacaklarını söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti: "Yüreğimizi ortaya koymak, eylemlerimizi, sözlerimizle birlikte samimiyet testinden geçirmek de istiyoruz ve böylece bahardaki yenilikle birlikte yüreklerimizde, gönüllerimizde yeni bir düşünce ve anlayışın İslama uygunluğunu test ediyoruz. Dünya coğrafyasında akan kanın dinmesini, akan gözyaşın durmasını, insan hayatının bir hiç uğruna feda edildiği ortamda bizim yeniden böyle bir testten geçmemizin ehemmiyeti aşikardır."